HASTALIKLAR
15.
UYUM BOZUKLUKLARI
Stresli yaşam olaylarına tepki olarak
duygusal veya davranışsal semptomlar gelişebilir. İlgili semptom ve
davranışlar stres etkeninin başlangıcından itibaren üç ay içinde
ortaya çıkar ve klinik olarak;
(1) Stres etkeniyle karşı karşıya
kalındığında beklenenin üstünde belirgin sıkıntı ve,
(2) Sosyal, mesleki veya eğitimle ilgili
işlevsellikte önemli bozulma belirlenirse, uyum bozukluğu tanısı
konmalıdır.
Uyum bozukluğu tıbbi ve cerrahi
sorunları nedeniyle hastaneye yatırılan hastalara en sık konan
psikiyatrik tanılardan biridir. Bu bozukluk herhangi bir yaşta
ortaya çıkabilirse de en sık ergenlerde tanı konur.
Kadınların erkeklere oranı yaklaşık 2’ye
1’dir. Bekâr kadınların genellikle daha fazla risk altında olduğu
ileri sürülür. Her iki cinsiyetteki ergenlerde, en sık başlatıcı
stres tipleri okul sorunları, evlatlıktan ret, anne babanın
boşanması ve madde kötüye kullanımıdır. Erişkinlerde en sık
başlatıcı stresler; evlilik sorunları, boşanma, yeni bir ortama
taşınma ve mali sorunlardır.
Stres etkeni devam ederse, bozukluk
kronikleşebilir. Komplike olmayan yasta, geçici sosyal ve mesleki
işlev bozukluğu sıklıkla görülmesine rağmen, kişinin işlev bozukluğu
sevilen birisinin kaybına karşı gelişen tepkide beklenen sınırları
içinde kalır ve bu nedenle uyum bozukluğu olarak değerlendirilmez.
Posttravmatik Stres Bozukluğu;
semptomlar normal insanın dayanabileceğinin ötesinde psikolojik
olarak travmatize eden olay veya olaylar sonrası gelişir. Yani, bu
tip bir sendrom oluşturan stres etkenlerinin bunu normal bir insanda
yapması beklenir. Stres etkenleri tecavüz veya saldırı gibi grup
halindeyken yaşanır veya grup içinde (askeri birlik) maruz
kalınabilir.
Uyum bozukluğunun prognozu genellikle
uygun tedavi ile iyidir. Çoğu hastalar önceki işlev düzeylerine 3 ay
içinde dönerler. Ergenlerin iyileşmesi için genellikle erişkinlerden
daha uzun zaman alır.
|