Göreceli olarak mutlu evli çiftlerde yapılan bir çalışmada kadınların %33’ü cinsel heyecanı sürdürmede güçlük tariflemiştir. Birçok psikolojik etken (örneğin bunaltı, suçluluk ve korku) kadında cinsel uyarılma bozukluğu ile ilişkilidir. William Masters ve Virginia Johnson mens başlamadan önce kadınların cinsel ilişkiye özellikle istekli olduklarını bulmuştur. Bununla birlikte bazı kadınlar, en büyük seksüel heyecanı mensten hemen sonra
Erkekte erektil bozukluğa erektil disfonksiyon ve empotans da denir. Tüm erkeklerin %10-20’sin de edinsel erektil bozukluk bildirilmiştir. Empotansın sıklığı yaşla artar. Erkek erektil bozukluğu nedenleri organik ya da psikolojik veya ikisinin kombinasyonu olabilir, fakat sıklıkla psikolojiktir. Eğer bir erkek, ilişkiye girmeyi düşünmediği zamanlarda sabah ereksiyonları veya mastürbasyon yaptığında veya her zamanki partnerin dışında biriyle beraber
Ketlenmiş kadın orgazmı ve anorgazmi olarak da adlandırılan kadında orgazm bozukluğu, kadında orgazmın sürekli veya yineleyici olarak ketlenmesi şeklinde tanımlanır. Bu kadının koitus veya mastürbasyonla orgazm olmamasıdır. Birçok kadın koitus esnasında manüel klitoral uyarı ve penil vajinal uyarı kombinasyonu ile orgazma ulaşır. Orgazm sıklığı yaşla artar. Yaşam boyu kadın orgazmik bozukluğu evli olmayanlarda evli kadınlara
Bazen ketlenmiş orgazm ya da gecikmiş ejakülasyon olarak da adlandırılan erkekte orgazm bozukluğunda, erkek koitus esnasında eğer mümkün olursa, ejakülasyonu oldukça güç başarır. Bazı araştırmacılar, orgazm veya ejakütasyonun ayırt edilmesi gerektiğini düşünürler. %5 genel yaygınlık bildirilmiştir. Erkek katı bir çevreden geliyor olabilir; cinselliği günah, genitalleri kirli olarak algılayabilir; bilinçli ya da bilinç dışı ensest istekleri
Prematür ejakülasyonu bulunan erkekler sürekli ve tekrarlayıcı olarak, isteğinden önce orgazm ve ejakülasyona ulaşırlar. İşlev bozukluğunu saptayan kesin bir zaman dilimi bulunmamaktadır; bir erkek vajina girmeden önce ya da girdikten hemen sonra boşalıyorsa tanı konur. Masters ve Johnson bozukluğu çift bakımından kavramsallaştırmışlardır ve erkeği eğer koitus epizotlarının en azından yarısında partnerini tatmin etmek için intravajinal
Disparoni hem erkekte, hem de kadında cinsel ilişkiden önce ilişki sırasında veya sonra görülen yineleyici veya sürekli genital ağrıdır. Kadınlarda erkeklerden daha çok görülen disparoni vajinismus ile ilişkilidir ve sıklıkla birlikte görülürler. Disparoninin insidansı bilinmemektedir. Vakaların çoğunda, dinamik etkenler etkilidir. Kronik pelvik ağrı, tecavüz veya çocukluk dönemi kötüye kullanım hikayesi olan kadınlarda yaygın bir yakınmadır.
Vajinismus vajinanın dış 1/3’ ündeki kasların istemsiz kasılmasıdır ki bu penisin girişine ve cinsel ilişkiye engel olur. Bu yanıt jinekolojik muayene sırasında, spekulum vajinaya yerleştirilmeye çalışırken de oluşabilir. Bu, en sık yüksek eğitim düzeyindeki kadınları ve yüksek sosyoekonomik düzeydekileri etkiler. Vajinismusu olan kadınlar bilinçli olarak cinsel ilişkiye girmek isteyebilirler, fakat bilinç dışı olarak penisin vücuduna
İstatistikler erektil bozukluğu olan erkeklerin %20–50’ sinde organik temelin olduğunu göstermiştir. Kastrasyon (testislerin alınması) kişiye bağlı olarak her zaman cinsel işlev bozukluğuna yol açmaz. Kastrasyondan sonrada ereksiyon devam edebilir. Kadın genital bölgesinde yapılan tüm cerrahi işlemlerin tahminen %30’ u geçici disparoni ile sonuçlanmaktadır. Kişinin enerjisini tüketen hastalıklar, fiziksel ve psikolojik uyum gerektiren süregen durumlar ve
Tanımlanan maddeler alkol, amfetaminler veya ilgili maddeler, kokain, opioidler, sedatifler, hipnotikler veya anksiyolitikler, ve diğer veya bilinmeyen maddeleri içerir. Küçük dozlarda, maddelerin birçoğu anksiyeteyi ve inhibisyonu azaltarak veya duygudurumda geçici bir artışa neden olarak cinsel performansı arttırmaktadır. Fakat devamlı kullanımlarda, erektil, orgazmik ve ejekülatuar kapasite bozulur. Sedatif, anksiyolitik, hipnotik ve özellikle opiat ve opioidlerinin kötüye
Koitus sonrası baş ağrısı, hemen koitus sonrası başlar ve saatlerce sürebilir. Sıklıkla zorlayıcıdır ve frontal veya oksipital bölgeye lokalizedir. Sebebi bilinmemektedir. Vasküler, kas kontraksiyonu (gerginliği) veya psikojenik etkenler sebep olabilir. Koitus duyarlı kişilerde migren veya küme baş ağrısını tetikleyebilir.
- 1
- 2