Bilinç: Durumun farkında olma halidir.
Anksiyete: İç ya da dış bir tehlike beklentisinden kaynaklanan endişe halidir.
Korku : Bilinçli olarak tanınan ve gerçek bir tehlikeden kaynaklanan anksiyetedir.
Ajitasyon: Motor huzursuzluğun eşlik ettiği şiddetli anksiyetedir.
Panik: Ani başlayan ve dönem dönem gelen otonomik boşalmalar ve bunaltıcı bir korku hissinin eşlik ettiği yoğun anksiyete ataklarıdır.
Ruhsal Bozukluk: Sıkıntı ve yeti yitiminin birlikte görüldüğü klinik olarak belirgin bir davranış bozukluğu veya ruhsal sendromdur.
Psikoz: Gerçeği hayalden ayırt etme yeteneği kaybolmuş, yeni bir gerçekliğin yaratılmasıyla birlikte gerçeği değerlendirme yetisi bozulmuştur.
Hezeyan: Dış gerçeklikle ilgili hatalı çıkarımlara dayanan yanlış inanışlardır. Hastanın zekası ya da kültürel geçmişiyle ilgisi olmayıp mantıklı tartışmalarla düzeltilemez.
Obsesyon: Bir düşünce ya da duygunun mantıklı bir çabayla bilincinden uzaklaştıramayarak ısrarlı bir biçimde var olmasıdır.
Kompulsiyon: Bir eylemi yerine getirme yönünde patolojik bir zorunluluk duyulmasıdır.
Yinelenen davranış bir obsesyona yanıt olarak yapılabilir ve bu davranış kendine özgü kurallara göre yapılır. Bunu önleyecek başka bir şey bulunmadıkça kendi kendine sonlanması da mümkün olmayabilir.
Fobi: Bazı özel durum ya da uyaranlardan sürekli olarak mantıksız ve abartılı biçimde korku duyulması ve korkulan uyarandan kaçınmak için güçlü bir istek duyulmasıdır.
Sosyal Fobi: Toplum içinde küçük düşmekten, toplum içinde konuşmaktan, etkinlikte bulunmaktan veya başkalarının yanında yemek yemekten korkmaktır.
Hallüsinasyon: Gerçek bir dış uyaran olmaksızın hatalı nitelikte duyusal algılamanın olmasıdır.
Çoğul Kişilik: Bir kişinin değişik zamanlarda birbirinden bütünüyle farklı iki ya da daha çok kişilik ya da karakterlerde görülmesidir.
Amnezi: Geçmiş yaşantıları hatırlama yetisinin kısmen ya da tümüyle kaybıdır.
Zekâ: Anlama, hatırlama, esneklik ve önceden öğrenilmiş olanları karşılaşılan yeni durumlarla bağdaştırıp bütünleştirebilme yetisidir.
Demans: Bilinç bulutlanması olmaksızın entellektüel işlevlerin organik ve genel bozukluğudur.
İçgörü: Hastanın kendi durumunun ( belirtilerinin) anlamını ve gerçek nedenini anlama yeteneğidir.
Yargılama: Bir durumu doğru olarak değerlendirebilme ve o duruma uygun davranabilme yetisidir.