DSM-IV’ te belirtildiği üzere, patolojik kumar oynamanın esas özelliği ısrarcı ve tekrarlayıcı maladaptif kumar oynama davranışıdır. Maladaptif davranışın özellikleri arasında zihnin kumarla meşgul olması; arzu edilen heyecana ulaşmak için artan miktarlarda para ile kumar oynama ihtiyacı; kumar oynamayı kontrol etmede, azaltmada ya da kesmede tekrarlayan başarısız çabalar; kaybedilenleri telafi için kumar oynama; bağlılığın ölçüsünü saklamak için yalan söyleme; kumar nedeniyle kişisel ve mesleki ilişkileri tehlikeye atma veya yitirme; borçlarını ödeyecek parayı temin için başkalarına güvenme bulunur.
Patolojik kumarbazların sayısının Birleşik Devletler erişkin nüfusunun %1 ila 3’ ü nü oluşturduğu tahmin edilmektedir. Bu bozukluk erkeklerde bayanlardan daha sık görülür. Bu bozukluğu olan erkeklerin babaları ile bayanların annelerinde bu bozukluğun bulunma olasılığı daha yüksektir. Genelde alkol bağımlılığı tüm nüfustakilere oranla patolojik kumarbazlarda daha yüksektir.
Patolojik kumar ile duygudurum bozuklukları, özellikle majör depresif bozukluk arasında bir beraberlik vardır. Diğer ilişkili bozukluklar panik bozukluk, obsesif-kompülsif bozukluk ve agorafobidir. Çocukluk çağı dikkat eksikliği/hiperaktivite bozukluğu patolojik kumar için bir predispozan faktör olabilir.
Suç içeren davranışları; sahte imza atma, zimmete geçirme veya dolandırıcılık gibi şiddet içermeyen davranışlardır. Tek bilinçli niyeti parasını geri almak veya borcunu ödemektir.
Sosyal kumar, patolojik kumardan özel durumlarda arkadaşlar ile oynanması ve önceden belirlenmiş kabul edilebilir ve tolere edilebilir kayıplara neden olması ile ayrılır.
Patolojik kumar genellikle erkeklerde ergenlikte, kadınlarda hayatın ileri evrelerinde başlar. Bozukluk bir artar, bir azalır ve kronikleşme eğilimindedir. Patolojik kumarda 3 faz görülür;
- Hastayı kendine bağlayan, yaklaşık bir yıllık gelirine eşit büyük bir kazanç ile sonlanan kazanma fazı,
- Hastaların hayatlarını kumara göre kurdukları ve mükemmel kumarbazlıktan aptal kumarbazlığa doğru yer değiştirdikleri progresif kayıp fazı,
- Hastaların büyük miktarda para ile çılgınca kumar oynadığı, borçlarını ödeyemediği, tefecilerin eline düştüğü, karşılıksız çekler yazdığı ve muhtemelen zimmetine para geçirdiği ümitsiz faz.
Hastalığın üçüncü faza ulaşması 15 yıl kadar sürebilir, ancak sonrasında bir veya iki yıl içinde hastalar tamamıyla bozulurlar.
Kumarbazlar nadiren tedaviye gönüllü olarak gelirler. Kanuni zorluklar, aile baskıları veya diğer psikiyatrik yakınmalar kumarbazları tedaviye getiren faktörlerdir.
Adsız kumarbazlar 1957’de Los Angeles’ da kuruldu ve adsız Alkolikler örnek alındı; ulaşılabilir bir dernektir. Büyük şehirlerde ve muhtemelen en etkili tedavidir. Herkesin itirafta bulunduğu, akran baskısının olduğu ve üyelerin kumar oynama içgüdülerine karşı koymalarına yardım edecek ıslah olmuş kumarbazların bulunduğu ilham verici bir grup terapi metodudur.
Bazı olgularda hastaları yatırma ortamlarından uzaklaştırma yoluyla onlara yardımcı olabilir. Kumardan üç ay süreyle uzak kalmadıkları sürece hastalardan içgörü beklenmemelidir.