Grup Psikoterapisi
Grup psikoterapisi, dikkatlice seçilmiş emosyenel olarak hasta kişilerin birbirlerini etkileyerek kişilik değişimine yardımcı olmayı, eğitimli bir terapist önderliğinde bir grup içinde gerçekleştirilen tedavidir. Lider çeşitli teknik yöntemleri ve kuramsal yapıları kullanarak, grup üyelerinin etkileşimlerini bu değişimi gerçekleştirmek için kullanır.
Grup terapisinin bireysel terapilere karşılık başlıca iki üstünlüğü vardır: (1) Hastanın grup arkadaşlarından kısa sürede geri bildirim alması ve (2) Hem hastanın hem terapistin çeşitli aktarımlarla ortaya çıkan, birçok kişiye hastanın ruhsal, emosyonel ve davranışsal tepkilerini gözleme olanağıdır.
Birçok klinisyen psikoanalitik çerçevede çalışır. Hastanın grup psikoterapisine uygunluğunu belirtmek için, terapist tarayıcı bir görüşmede toplanan birçok bilgiye gereksinim duyar.
Grup terapisinin bazı kontrendikasyonları vardır. Antisosyal hastalar, grup standartlarına bağlı kalamadıklarından dolayı heterojen grup ortamında genellikle rahatsız olurlar. Manik hastalar yıkıcıdırlar, ancak farmakolojik kontrol altına alınır alınmaz grup ortamında iyi olurlar. Sanrılı ve grubu sanrı sistemine alabilen hastalar, denetimsiz, saldırgan patlamaları nedeniyle diğer grup üyelerine fiziksel tehdit unsuru olacağı için dışta bırakılmalıdırlar.
Grup terapisi, en az 3 ve en çok 15 kadar üye ile başarılı olmaktadır, ancak terapistlerin çoğu en uygun sayının 8–10 üye olacağını düşünürler.
Çoğu grup psikoterapisti, grup seanslarını haftada bir kez yönetir. Seansların devamlılığını sürdürme önemlidir. Dönüşümlü seanslar kullanıldığında grup haftada iki kez, bir kez terapsitle ve bir kez terapistsiz olmak üzere toplanır.
Genelde, grup seansları ne olursa olsun 1–2 saat kadar sürer, ancak zaman sınırlama eğilimi daima olmalıdır. Zaman uzatan terapi (maraton grup terapisi), grubun durmadan 12–72 saat süreyle toplandığı bir yöntemdir. Zorunlu etkileşimsel yakınlık ve en uzun zamanı uzatan seanslarda uyku yoksunluğu bazı ego savunmalarını ortadan kaldırır, duygulanım süreçlerini serbestleştirir ve kuramsal olarak açık iletişimi arttırır.
Genelde 20–65 yaş arasındaki hastalar aynı grupta etkin bir şekilde yer alabilirler. Yaş farkları ana baba – çocuk ve erkek – kız kardeş modellerinin gelişmesinde yardımcı olur. Ayrıca hastalar üstesinden gelinemez gibi görülen kişilerarası zorlukları giderme ve rahatlama fırsatı bulurlar.
Bazı gruplar belirli sayıda ve bileşimde hastaya sahiptirler. Üyeler ayrılırsa, yerine hiçbir şekilde yeni üye alınmazsa bu grup kapalı grup olarak adlandırılır. Açık grupta daha akışkan bir üyelik vardır ve yeni üyeler, eski üyeler ayrılsa da alınır. Her hasta gruba farklı olarak yaklaşır ve bu nedenle grup küçük bir evrendir.
Bireysel ve grup psikoterapisi birlikte kullanıldığında; hastalar terapist tarafından bireysel olarak görülürler ve grup seanslarına da katılırlar. Bireysel ve grup seanslarında terapist genellikle aynı kişidir. Hastalar grup seanslarının tümüne katılmalıdırlar.
Kombine terapi özel bir tedavi şeklidir. Daha doğrusu, grup deneyimlerinin bireysel seanslarla anlamlı derecede etkileştiği ve iki taraflı geribildirimin bütünleşmiş bir terapotik deneyimi şekillendirdiği süre giden bir plandır.
Psikodrama
Psikodrama, viyana doğumlu psikiyatrist Jacob Moreno tarafından başlatılan bir grup psikoterapisi yöntemidir. Ve özel drama yöntemleriyle kişilik yapısı, kişilerarası ilişkiler, çatışmalar ve emosyonel sorunlar araştırılır.
Emosyonel sorunların terapotik dramatizasyonu; (1) hasta ( protagonist), sorunlarını (2) yedek benlikler yardımıyla eyleme vuran kişidir. Yedek benlikler, hastanın değişik özelliklerini ortaya çıkaran kişilerdir ve (3) yönetmen, psikodramatist ya da terapist, dramadakilere iç görü kazandırmaya yönelik rehber olan kişidir.