Klozapin (klozaril) klasik antipsikotiklerden belirgin daha az Parkinson benzeri etkilere sahip etkili bir antipsikotik ilaçtır, primer olarak dopaminin Tip 2 (D2) reseptörlerine antagonist aktivite gösterir. Bununla birlikte şizofreninin negatif semptomlarının tedavisinde klasik antipsikotiklerden ve bu ilaçlara cevap vermeyen şizofrenik hastaların tedavisinde daha etlkili olabilir. Ancak klozapin tedavisinde spesifik yan etkilere rastlanabilir, bunların en ciddi olanı hastaların %1-2’in de görülen agranülositozdur, bu nedenle klozapinle tedavi edilen hastlaarı haftalık hematolojik takibe almak gereklidir.
Klozapinin FDA tarafından onaylanmış tek endikasyonu tedaviye dirençli şizofrenidir.
Klozapin tedavisi tardif diskineziye bağlı anormal hareketleri baskılar, konvansiyonel antipsikotiklerde bu etkiyi sağlar, ancak diğer ilaçlara tezat oluşturacak şekilde klozapin bu hareket bozukluğunu tedavi edebilir.
Klozapini standart antipsikotiklerden ayıran özelliği extrapiramidal yan etkilerinin olmamasıdır. Klozapin akut distoniye yol açmaz, parkinsonizm insidansı düşüktür (%5’ in altında) ve akinezi insidansıda düşüktür, ancak klozapin akatizi ile ilişkili olduğuna dair raporlar mevcuttur. Klozapin D2 reseptörlerine zayıf etkisi nedeni ile prolaktin sekresyonunu etkilemez, dolayısıyla galaktoreye yol açmaz. Klozapinin en ciddi iki yan etkisi agranülositoz ve epileptik nöbetlerdir. Agranülositoz klozapin ile tedavi edilen hastaların %1 ile 2’sin de görülür, standart antipsikotiklerle tedavi edilenlerde ise bu oran %0,04 ile 0,5 arasındadır. Agranülositoz hızlı bir şekilde veya tedricen görülebilir, genellikle tedavinin ilk altı ayında gelişir, ancak daha geç dönemde de görülebilir. İleri yaş ve dişi cinsiyet klozapine bağlı agranülositoz için ek risk faktörleridir. Karbamazapin (Tegretol) agranülositoz riski nedeniyle klozapin ile kombine kullanılmamalıdır.
Klozapinin diğer sık rastlanan yan etkileri sedasyon, halsizlik, salyada artış, kilo alımı, çeşitli gastrointestinal semptomlar (en sık kabızlık), antikolinerjik etkiler ve ateştir. Bunların içinde hastayı en çok rahatsız edenler sedasyon ve salya artışıdır. Salya artışı rahatsız edici olabilir, genellikle geceleri çoğalır, hasta sabah kalktığında yastığının ıslanmış olduğunu fark eder.
Klozapin aynı zamanda klozapine bağlı agranülositoz hikâyesi olan ve WBC’si 3500’ün altında olan hastalarda kullanılmamalıdır.
Klozapin agranülositoz veya kemik iliği supresyonuna yol açabilecek herhangi bir ilaç ile kombine kullanılmamalıdır. Bu ilaçların arasında karbamazepin ( Tegretol), propiltiourasil, sulfonamidler ve kaptopril (capoten) vardır. Lityum (Eskalith) ve klozapinin birlikte kullanımında nöbet, konfüzyon ve hareket bozuklukları riski artmıştır.
1 mg klozapin 1,5–2 mg klorpromazine eşdeğerdir. Agranülositoz gelişme riski nedeniyle hastanın haftalık lokosit takibi gereklidir. Lökosit sayısı 2000/mm³’ un altında ise, granülosit sayısı 100/mm³’ün altında ise klozapin kesilmeli hematoloji konsültasyonu istenmeli ve kemik iliği örneği alınmasında düşünülmelidir. Agranülositoz gelişen hastalar bir daha asla ilaca maruz kalmamalıdırlar.